Burası Tayland’ın kuzey batısında yer alan Myanmar/Burma ile komşu bir şehir. Bangkok’dan NokAir ile uçuyoruz. NokAir beklediğimden çok daha iyi çıktı. Tavsiye ederim.
Şehrin en meşhur olduğu konu ise filler! Kare şeklinde tasarlanmış eski şehir merkezini sokak sokak gezerek farklı bir Tayland keşfediyoruz. Bangkok’a göre daha sakin gözükse de epey turistik, sokaklarda Taycadan ziyade yabancı dil duymanız oldukça mümkün.
Şehir Şubat ayında epey bir hava kirliliği yaşıyordu. Orada yaşayan tanıdığımız bu dönemlerde güneye taşınmanın akıllıca olduğunu bile söyledi. Gitmeden ufak bir kontrol yaparsanız sağlığınız açısından olumlu olacaktır.
Chiang Mai’a 1-2 saat uzaklıkta fil sığınakları bulunuyor. Bu sığınaklara sirklerden satın alınmış, öksüz kalmış filler geliyor. Genel olarak tüm şehirde file binme aktivitesi bu sığınaklardan ve turistlerin talebinden dolayı çıkarılmış. İnternetten araştırdığımda fiş yetiştiriciliği yapan Karon kabilesinin turlarında bu hala mümkün ama yeteri kadar zulüm görmüş fillere daha insancıl yaklaşan sığınaklar daha moda. Biz de Elephant Nature Park’ın desteklediği projelerden biri olan Elephant Refuge – Lemyong Narak ‘a gittik.
Elephant Refuge – Lemyong Narak
Kişi başı €70 ödeyerek katıldığımız bu tur sabahtan akşama kadar sürüyor. Sabah otelinizden alınıyorsunuz akşam yine otelinize bırakılıyorsunuz. Arada öğle yemeği de proje yerinde servis ediliyor. Bu deneyim gerçekten de unutulmaz.
Bulunduğumuz projede 3 adet fil vardı. Hepsi dişi, erkeklere kıyasla daha insan canlısı oluyorlarmış. Biri oldukça yaşlı zamanında sirklerde çalıştırılmış insanlara daha mesafeli duran bir fildi. En hareketli olanı ise en küçükleri annesini kaybetmiş olandı. İlk aktivite olarak şeker kamışı kesiyoruz ve muz öbekleriyle birlikte filleri besliyoruz. Bir fil günde 300 kg yiyecek 200 litre de su tüketiyormuş. O yüzden günlerinin çoğunu yiyerek geçiriyorlar. Bundan sonra fillerin çamur banyosu yapmasını izliyoruz. Derileri sürekli kuruduğundan çamur banyosu yaparak nemini hapsetmesini sağlıyorlarmış. Daha sonra nehirde fillerle suya girerek oynuyoruz.
Devasa cüsseli fillere yaklaşıp onları sevmek o kadar da kolay değil. Herkes ilk başta çekingen davranıyor. Bunu ilk ben kırıyorum :)
Wat Chiang Man
Otelimizin direkt dibinde yer alan bu tapınak filler şehrinde de fillerle bezeli. Burada oksijensizlikten suyun yüzeyinde kıpırdamadan duran balık kitleleri gördük. Keşişler bakmıyor mu anlamadım. Ayrıca tapınak duvarlarına kafeslerde kuşlar koymuşlar. Gelene geçene ıslık çalan kuşlara Tayca Merhaba dediğinizde cevap da alıyorsunuz. Sawadi Kaaa :)
Wat Chedi Luang
Chiang Mai’ın en görkemli tapınaklarından biri bu. Yine fillerle çevrili içinde Buda heykeli olan bir yapı bulunuyor. 14.yy’da yapımına başlanmış ve 15.yy’a kadar inşası sürmüş. Aşağıda resmi olan Pagoda’da uzun bir süre şu anda Grand Palace’da bulunan Zümrüt Buda yer alıyormuş…
Wat Phra Singh
Burası şehrin batı kapısına yakın ve Wat Doi Suthep’den sonra en popüler olan tapınak. 1345’te yapımına başlanıyor. Tapınakta aşağıda yer alan zümrüt Buda’nın yanı sıra balmumundan yapılma Budist keşişleri yer alıyor. Dibine gitmeden gerçek olup olmadıklarını anlamadım!
Wat Phra That Doi Suthep
Çok şaaşaalı merdivenlerden yukarı çıkarak ulaştığınız bir tapınak burası. Denildiğine göre burayı görmeden Chiang Mai’yı görmüş sayılmıyormuşsunuz.
Burası şehrin biraz dışarısında ve yukarısında kalıyor. Şehri tepeden izlemek için de birebir. Ayrıca içinde çiçeklerle bezenmiş çok huzurlu bir alan da bulduk. Buraya giderken şehrin kuzey kapısından buraya giden özel dolmuşlara biniyorsunuz. Kırmızı pickup diyebileceğim araçlar Songtaew ismiyle anılıyor. Tırmanılarak gidilen bir yer olduğu için tuk tuk gibi bir araçla gidilmesi mümkün değil. Burası en kutsal tapınaklardan sayıldığından aynı zamanda Budistler için bir hac yeri.
Chiang Mai Gece Pazarı & Pazar Pazarı
Chiang Mai’daki pazarlar epey göz dolduruyor ve kilometrelerce sokaklara yayılıyor. Fiyatlar uygun pazarlık da yapabiliyorsunuz. Bin bir çeşit yiyeceğin satıldığı tezgahlar kuruluyor. Gece pazarı her gün olmakla birlikte Pazar pazarı epey büyük ve eski şehir sokaklarına yayılıyor.
Eski şehir dışı
Eski şehir sınırlarından çıkarak MAYA isimli alışveriş merkezine de uğruyoruz. Yine sadece turistlerin bulunduğu bir mekan ama Asya’ya özgü zincir dükkanlar bulunuyor. Bu kıyafeti göstermeden geçemeyeceğim:
Chiang Mai’da gelişmiş bir kahve kültürü bulunuyor. Yerli üretim kahve de olduğundan dünya çapında ödüller kazanmış baristaların elinden kahve içebiliyorsunuz. MAYA alışveriş merkezinin karşısında Nimmanhaemin isimli uzun bir cadde bulunuyor. Bu cadde gençlerin toplanma mekanı. Bahsettiğim kafelerden biri olan Ristr8to² da bu cadde üzerinde yer alıyor.
Motorla Geziyimciler
Bu konuyu epey araştırdık. Turist bilgilendirme standlarından polise kadar sorduk. Kiralama yapan yerler ehliyetin var mı diye sormuyor bile kazanacağı paraya bakıyor. Tayland’da araba ya da motor ehliyetiniz geçerli değil. Sigorta kaza yaptığınızda geçerli değil. Çünkü her zaman yabancı haksız. Polis durdurursa 500 baht ceza ödeyip yola devam edebiliyorsunuz o ayrı. Aldığınız makbuzu da saklarsanız üç gün boyunca geçerli.