Babylon Berlin severlere duyrulur, geçenlerde ZDF Mediathek (medya merkezi? Zdf TV uygulamasında diyeyim) ‘te bir dizi keşfettik. Keşfettim dediğime bakmayın eski sayılır, 2013 yapımıymış. Berlin’deki Adlon Otel’in tarihçesine gönderme yapan bir dizi bu.
Oteli ilk Michael Jackson’un 2002 yılında bebeğini balkondan gösterdiği ve düşüreyazdığı yer olarak hatırlıyorum.
Berlin’de erasmus yaptığım 2010 senesinde de içine girmiştim sanki ama bir oturup kahve içmemiştim.
Diziden ziyade mini dizi desek daha doğru olur toplamda 300 dk süren ve 3 bölümden oluşan bir yapıt. Yer yine Berlin… Hatta daha da spesifikleşitrirsek Brandenburgtor yakınındaki Unter den Linden civarındaki Adlon Otel. Üç bölüm farklı yılları anlatıyor. İlk bölüm 1904–1918, ikinci bölüm 1918-1933 son bölüm ise 1933-1997 yılları arasında geçiyor. Bu yüzden de Babylon Berlin ile paralellik taşıyan bir sürü sahne görüyorsunuz. Fark olarak Babylon Berlin’de polisiye olaylar var ve genelde halkın çektiği sefalet epey gösteriliyor. Adlon dizisinde ise zaten Adlon ailesi sosyetenin üst seviyesinde olduğu için aristokrat ve zengin Berlinlileri görüyorsunuz.
Tüm bu yılları içine aldığı için Alman İmparatorluğu (İkinci Reich)’tan tutun, Birinci Dünya Savaşı’na, “Altın Çağ: 1920ler” den girip Nazi zamanına, İkinci Dünya Savaşı’na uzanıyor, bitti mi hayır? Savaş sonrası zamanlar, DDR’in ilk kurulduğu yıllar derken 1990lara kadar gidiyor hikaye…
Alman kolonilerinden zengin olmuş muhtemelen Berlin’in göller bölgesinde göle nazır bir villada oturan Schadt ailesi ile Adlon ailesinin yollarının otel finansmanında kesişmesi ve hikayelerin birbirini takip etmesi. Epey drama var içinde ondan Türklerin de seveceğini düşünüyorum :)
Dizide Adlon’da piyanist olarak çalışan sonra gazeteci olan Yahudi karakter Julian Zimmermann‘ı (gerçek hayatta Ken Duken) epey beğendim kendisi gerçek hayatta Johann Sebastian Bach’ın soyundan bir kadınla (Marisa Leonie Bach) evliymiş.
Fakat Sonja ve Julian çiftinin hikayesi gerçek değil, hayali. Yine de dizide gerçekte de olan birçok durum yansıtılmış mesela otel veliahtı Louis Adlon’un beş çocuğunu ve karısını terk edip Hedda isimli Amerikalı-Alman bir kadınla evlenmesi gerçekte de olan bir vakaymış.
Hikaye beni epey derinden etkiledi nedense. Özellikle bu altın çağ zamanında Berlin’de bir baloya ya da kostümlü partiye katılmak isterdim. Ya da bir hayalet olarak o tip bir eventte dolaşmayı
