Azam Ali ve grubu Niyaz yine teşrif ettiler Istanbul’a, zaten kendimi eve en yakın hissettiğim yer dediği Istanbul’a sık sık gelmekteler. Bir önceki gelişinde Mercan Dede Ensemble‘a eşlik etmişti Azam.
Son iki albümlerini Pledge Music üzerinden sadece bağışlarla kaydeden grup, yepyeni albümleri “The Fourth Light”‘ın tanıtımını yaptı. Azam albümünün ismini açıklarken, “bu albümü dünyanın en büyük azınlığına adadık, yani kadınlara” dedi. Bu yüzden de kendileri için çok önemli olan ilk kadın Sufi mistisizmi şairi olan Rabia al Basri ( Rabia Al Adawiyya)’ya armağan etmişler albümlerinin adını. Zaten Türkiye’de bu şairi bilmeyen kalmadı sanırım. Mısır olaylarından sonra bir anda bir politik duruş haline gelen Rabia’nın dördüncü oluşunu simgeleyen “dört parmak”, albümde de “dördüncü ışık” olarak kendini göstermiş. Rabia’nın şiirlerinden günümüze çok azı kaldığını vurgulayan Niyaz, bu albümde ellerinde olan şiirleri gün ışığına çıkardıklarını ve bu şiirlerin içerdikleri antik bilgelik ve güzelliği kendi modern ifadeleriyle yoğurduklarını söylüyor.
Niyaz bu albümlerini, günümüz toplumunda ve yaşamın her alanında kadınların zorlu mücadelelerine ve ataerkil toplumun ve yasaların kadınlar üzerine yerleştirdiği “düşük mevki”yi yükseltme amacına adıyor.
Son albümlerinin gözde şarkısı “Aşkın Tadı – Tam e Eshq/ The taste of Love”
Türkçe seslendirdiği klasiklerden bir Alevi nefesi:
Özgür Filistin’e adadığı ve Arapça seslendirdiği şarkı:
Kürtçe bir türkü, bir çiçek olan Sosin: