طوق الحمامة

10.yy’da yazılmış aşkın tüm hallerini anlatan bir kitap. Sonlarına doğru biraz daha dini göndermeler ağır basıyor. Dile kolay, Endülüs’te bir yaşam ve dine uygun aşk yaşamak?

“Bana verdiğin acıdan zevk alıyorum ey ümit kapım, hayır, hayır senden asla yüz çeviremem.

Şayet bana, “Onun aşkını unutacaksın” deselerdi, cevabım lâm ve elif olurdu.” (Lâ=Hayır) s:46

“:sevgiliyle dar bir yerde buluşmadan dolayı haz duymak; geniş ve açık bir yerde buluşmadan dolayı canı sıkılmak; her birinin elinde tuttuğu nesneye bir dierinin sahip olma yollarını araması; gizlice göz kırpma; ona dayanarak üstüne eğilmeye çalışmak; konuşma sırasında ötekinin eline dokunmaya çalışmak; bardakta sevgilinin bıraktığı artığı içmek ve dudaklarını bardağın, sevgilinin dudaklarının değdiği uca değdirmeye uğraşmak…” s:48

Cinsiyetçi tespitler:

“Bence, kadınların bu güçlü ve doğal yönsemeleri, onların cinsel ilişki, flört ya da bunları hazırlayan sebepler ve yollar, karşı cinsle içli dışlı olma ya da benzeri durumlar dışında zihinsel bir uğraşları olmayışı sebebiyledir.   Bunlardan başka bir işleri yoktur; adeta sırf bunun için yaratılmışlardır. Erkeklerinse, tersine; para kazanmak, sultanla dostluk kurmak, ilim araştırmak, ailesiyle ilgilenmek, yolculuk zahmetlerine katılmak, avcılık yapmak, sanat türleriyle uğraşmak, savaşmak, fitneye karşı koymak, tehlikelere göğüs germek, toprağı işlemek gibi çeşitli işleri vardır. İşte bütün bunlar erkeklerin bpş vakitlerini doldurur; işsiz güçsüz ve başıboş dolaşma yollarını tıkar.” s:93